Thursday, April 23, 2020

Yeni dönem - yeni siyaset


Thatcher haklıydı, “Toplum yoktur, yalnızca kendi çıkarı için rekabet eden bireyler vardır” derken... Çünkü karşıtının tarihsel yenilgilerinden sonra artık yalnızca “kâr makinesi” olarak sermaye, tüketilecek bedenler, metalaştırılacak kültürler kalmıştı. Artık herkes kendi başının çaresine bakacak, sağlığını koruyacak, kendini ve bedenini sevecekti. Kimseden yardım beklemenin, özellikle devlete yük olmanın âlemi yoktu.

Bu “Kapitalist gerçekçilik”, Covid-19 salgını toplumun görülengörülemeyen tüm çelişkilerini hızla derinleştirmeye, fantezilerini işlevsizleştirmeye başlayınca sarsıldı.  Aslında son 10 yılda ortaya çıkan, ebola, N1H1, MERS, zika virüsleri, “Meydan işgal” hareketleri, Arap Baharı, IŞİD, “Gezi olayı”, devletlerin hızla artmaya başlayan güvenlikçi önlemleri, “olağanüstü hal” uygulamaları, yeni ırkçı/dinci faşist hareketler, liderler, bu sarsıntının ilk işaretleriydi. Geçen yıl Cezayir, Sudan, Ürdün, Irak, Beyrut’ta patlak veren isyanlar, potansiyelin yok olmadığını gösteriyordu.

(...)

Yazının tamamını okumak için tıklayınuz

No comments: