Muhafazakâr yorumcular da bazen ilginç yazılar üretebiliyorlar. Ancak bu yazarların ideolojik, kültürel eğilimini, yaşadıkları “habitus”u da dikkate almak gerekiyor gerçekten yararlanabilmek için. Bu yazarlardan biri de The Daily Telegraph’tan Ambrose Evans-Pritchard (AEP); 23 Eylül’de yayımlanan yazısında, 30 yıldır egemen olan küresel emek gücü bolluğu ve düşük ücretler döneminin sonuna gelindiğini, Piketty’nin iddialarının aksine, ücretlerin yükseleceğini, gelir dağılımının düzeleceğini, “bir Marksist dogmanın daha” yıkılacağını savunuyordu.
Piketty bile kendini Marksist olarak görmüyor. Onun üzerinden Marx’a saldırmak kasıtlı bir saptırma. AEP’nin asıl hedefi, Marx’ın dünya ekonomisi üzerinde yeniden dolaşmaya başlayan
hayaleti.
İkincisi
emek kıtlığı ile ücretler arasında basit bir arz talep dengesinden çok
daha karmaşık bir ilişki var. Arz daraldı diye işveren ücretleri
kendiliğinden artırmıyor. Bu ilişki, bir taraftan sermayenin
gerçekleştirmeyi beklediği, piyasada kalabilmesi için gerçekleştirmesi
gereken kâr oranlarını, diğer taraftan işçi sınıfının
örgütsel düzeyini içeriyor. Sınıf mücadelesinin ücret pazarlıkları
üzerinden sertleşme olasılığı da bu noktada artıyor.
Ucuz emek havuzu kuruyor...
Yazınun devamını okumak için tıklayınız
No comments:
Post a Comment