Monday, September 11, 2023

‘Küresel Güney’in geri dönüşü’

 


Küresel Güney” kavramı yeniden canlandı. BRICS (Brezilya, Rusya, Hindistan, Çin, Güney Afrika) grubunun genişlemesi, G20 toplantısı bağlamında, “Küresel Güney” ülkelerinin (eski sömürgeler, “gelişmekte” olan ülkeler, “bağımlı” ülkeler vb.,) olası ekonomik, siyasi refleksleri üzerinde ilginç tartışmalar yaşanıyor.


(...)

Bu iki dönem arasında önemli farklar da var. Örneğin, bir büyük savaş, henüz yalnızca bir olasılık. Kapitalist üretim, hâlâ tarzı aşılamadığı için kimi alanlarda iklim krizi, dinci fanatik ölüm kültleri gibi yeni canavarlaşmalar üretiyor. Yine bir “teknolojik devrim” söz konusu ama bu kez “devrimin”, yapay zekâ ve kuantum bilgisayarı gibi alanlarda, insan denetiminden kaçma riski var. 

(...)

O dönemde, “paylaşım” sürecini emperyalist merkezlerin iradeleri belirliyordu. Paylaşılan bölgelerin halklarının bu merkezlerin dayatmalarına direnecek gücü yoktu. Osmanlı İmparatorluğu’nun enkazından, ulema ve saray kalıntılarının emperyalizmle işbirliği, direnişi sırtından bıçaklama çabalarına karşın doğan Cumhuriyet bir istisnadır. 

Bugün durum farklı: “Cumhuriyet” direnme gücünü hızla kaybediyor. “Küresel Güney” içindeki ülkelerin önemli bir kısmının ise “yeniden paylaşıma” direnecek ekonomik, siyasi gücü, “jeopolitik manevra” alanı giderek genişliyor.  

(... )

Özetle, “yeniden paylaşım” yeniden gündeme geliyor ama bu kez bu paylaşıma konu olabilecek alanlarda, “Küresel Güney”de güçlü devletler, bu devletlere destek vermeye hazır, yeni bir kapitalist “süper güç” var. Küresel düzenin dağılma süreci, 100 yıl öncesine göre çok daha karmaşık, “yeniden paylaşım” çok daha zor, krizden çıkmak da...

Yazının tamamını okumak içn tıklayınız




No comments: