Thursday, July 08, 2021

‘Eskiden hiçbir şey yoktu’. Peki, ya yarın…

 


(...)


Bir gün seçim olursa ne yapacak?

Peki, bu manzara karşısında, hele erken seçim talepleri yükselirken rejimin tutumu ne? Eleştirilere cevap vermeye, eriyen toplumsal desteğini yeniden kazanmaya çalışıyor mu? Seçmene nasıl bir gelecek vaat ederek oy isteyecek? 

(...)

Rejimin partisi ve lideri, toplumsal sorunları çözmeye, kaybettiği seçmeni kazanmaya yönelik bir program geliştirmeye çalışmıyor ama bir taraftan sürekli geçmişi vurgularken diğer taraftan disiplin ve cezalandırma araçlarını güçlendiriyor; yasaları her gün biraz daha anlamsızlaştırıyor; güvenlik güçleri her gün biraz daha hoyratlaşıyor. Liderin iradesi yasanın, sözü de gerçeğin yerine geçiyor. Bu, rejimin en bağnaz taraftarlarının “öteki” nefretini derinleştirmenin, onları çatışmalara hazırlamanın yoludur. Bu yola giren ülkeler, bir süre sonra kendilerini bir iç savaş ortamında bulabilirler. Bugün Türkiye’nin böyle bir ortamdan uzak olduğunu kim kolaylıkla söyleyebilir?
(...)

İki olasılık var: Ya Taliban’a biat edip, süklüm püklüm ülkelerine geri dönecekler. Ya da… Düşünmek bile istemiyorum ama aklıma emperyalizmin şairi, Rudyard Kipling’in Afganistan seferini düşünerek yazdığı şiirindeki satırlar geliyor: “Yaralanıp da Afgan ovasında kaldığında /Kadınlar kesmek için bıçaklarıyla geldiğinde / Tüfeğini al ve beynini patlat/ Tanrına bir asker gibi git … Kraliçenin askeri…”.

Boşuna mı “imparatorlukların mezarlığı” demişler o topraklara.

Yazının tamamını okumak için tıklayınız

No comments: