Ne zaman “büyük resme” bakmayı denesem aklıma bu iki sözcük geliyor. Bu kez de gündemde ABD başkanı Trump’ın NATO ve G7 toplantılarındaki tutumu, ABD’nin Paris İklim Anlaşması’ndan çıktığına ilişkin açıklaması var.
Çürüme ve sanat
Bir hegemonyanın devleti tabii ki önce kendi çıkarını düşünür. Ancak hegemonya, bu çıkarlar başka ülkelerin çıkarlarıyla örtüştüğü, liderlik benimsendiği için gerçekleşir. Bu hegemonya altında şekillenen düzende, hegemonyacı devletin egemenliği değil, (bu devlet ekonomik ve askeri olarak en güçlü konumda olduğundan) tüm diğer devletlerin egemenlikleri tehdit altındadır.
Bugün ABD’nin yönetimi, “önce Amerika”, “ulusal egemenliğimizi savunuyoruz” gibi ifadeler kullanıyorsa, ABD hegemonyası altında şekillenmiş “dünya düzeni” artık tükenmiş, her türlü savaşı, insani felaket olasılıklarını gündeme getiren bir “güçler dengesi” ortamına girilmiş demektir.
Bir hegemonyanın devleti tabii ki önce kendi çıkarını düşünür. Ancak hegemonya, bu çıkarlar başka ülkelerin çıkarlarıyla örtüştüğü, liderlik benimsendiği için gerçekleşir. Bu hegemonya altında şekillenen düzende, hegemonyacı devletin egemenliği değil, (bu devlet ekonomik ve askeri olarak en güçlü konumda olduğundan) tüm diğer devletlerin egemenlikleri tehdit altındadır.
Bugün ABD’nin yönetimi, “önce Amerika”, “ulusal egemenliğimizi savunuyoruz” gibi ifadeler kullanıyorsa, ABD hegemonyası altında şekillenmiş “dünya düzeni” artık tükenmiş, her türlü savaşı, insani felaket olasılıklarını gündeme getiren bir “güçler dengesi” ortamına girilmiş demektir.
(...)
No comments:
Post a Comment