Geriye dönüp bakınca, “Artık eskisi gibi değil” ve “Her şey ne kadar da hızlı değişiyor” duygusuna kapılmamak olanaksız. İleriye bakınca, egemen olan belirsizlik. Belli ki kapitalizmin özgün bir dönemindeyiz.
İKİ ‘DEVİNİM’
Kapitalizmin tarihinde, biri kısa aralıklarla kendini tekrarlayan “iş devrelerinin” içinde patlak veren (1987, 1997, 2007 gibi) finansal-ekonomik krizleri, diğeri de uzun dönemli ekonomik, teknolojik, siyasi kültürel dönüşümleri içeren yapısal (1970’lerde geliştirilen bir kavramla “birikim rejimi”) gelişme/toparlanma ve kriz dönemleri var. Örneğin: 1830-1880’ler büyüme gelişme toparlanma; 1880’ler-1945 yapısal kriz; 1945-1974 uzun toparlanma; 1970 -? yapısal kriz.1987, 1997, 2007 finansal krizleri bu son devinim içinde yaşandı.
(...)
Kısacası bir “geçemeyiş dönemindeyiz”. Bu, “morbid semptomların” (Gramsci)dönemidir.
EN TEHLİKELİSİ
Bu “morbid semptomların” içinde, uygarlık düzeyinde en yıkıcı (“extinction level event”) olanı “iklim krizidir”. İklim krizi, aşırı sıcaklar, kuraklık, aşırı yağışlar, sıklaşan, sertleşen fırtınalar, su baskınları, orman yangınları, su-gıda krizleri demek. Bu krizler kaynak savaşlarına, kitlesel göçlere, sonuç olarak büyük toplumsal istikrarsızlıklara yol açıyor, diğer patojenik, siyasi semptomları da besliyor. İklim krizinin arkasında CO2, metanı gaz emisyonlarıyla, ormanları tüketerek, atıklarıyla çevreyi kirleterek yaşayan “kâr makinesi” (sermaye) var.
“Kâr makinesinin”, organlarını tam anlamıyla insana ve doğaya yapıştırmaya başladığı sanayi devrimi sırasında, atmosfere yıllık CO2 salımı 15.06 milyon ton düzeyindeymiş.
(...)
Diğer taraftan, bildiğiniz gibi ormanlar, gezegenin CO2 gazını temizleyen ciğerleri, bir anlamda sağlık sigortasıdır. Ancak “kâr makinesi” bunları da tüketmeye devam ediyor. Bu tüketime hektar olarak yıllık orman kaybı bazında bakarsak, 1700-1850 döneminde 19 milyon olan kayıp...
(...)
Bir Chatham House raporu, eğer CO2 üretimi bugünkü düzeyde artmaya devam ederse ortalama sıcaklık artışı 2050’ye kadar 7 C°’ye ulaşabilir, dünyanın çok büyük bir kısmı yaşanmaz olabilir diyor.
“Kâr makinesi” en azından denetlenmeden(?), bu süreci geri çevirmek olanaklı değil.
Yazının tamamını okumak için tıklayınız