Monday, April 10, 2023

Yapay zekâ, iki soru

 

Perşembe yazımla ilgili paylaşımlarda iki soru öne çıktı: “YZ, yeni, (sosyalizm gibi) bir toplumun inşasında kullanılamaz mı?”“YZ sanat ürünleri yaratabilir mi?” 

Emre Kongar Hoca’m da YZ’nin baskıcı rejimleri koruyan, özgürlükleri yok eden bir araç olmaya başladığına dikkat çekti. Gerçekten de 5-7 Mart arasında Dubai’de yaklaşık 120 ülkenin katılımıyla toplanan Dünya Polis Zirvesi’nde sergilenen YZ temelli, beyin dalgalarını okuyan yalan makinesi, bir kilometre uzaktan yüz tanıyabilen, plaka okuyabilen, bireylerin yüzlerini, daha kente girerlerken saptayarak izleyebilen sistemlere, kent üzerinde devriye gezen İHA’lara, belli bölgelerden geçenlerin telefonlarına otomatik olarak giren yazılımlara, daha nice, “mücevherlere” bakmak yeter. 

TEKNOLOJİ VE YENİ TOPLUM

Yeni teknolojilerin, (İnternet, “akıllı telefon”, sosyal medya, YZ...) yeni toplumlar yaratma, hatta sosyalizmi çabuklaştırma olasılığı çok zayıf. 

(...)

YZ’yi yeni bir toplumun inşasında kullanmak isteyenler, önce o yeni toplumu yaratmaya başlamalı, YZ’nin onun değerleriyle eğitilmesini sağlaması gerekiyor.

YZ VE SANAT

YZ, güzel, grotesk imajlar üretebiliyor, hatta şiir yazabiliyor. Ancak, iki nokta önemli: YZ şimdilik, insanların ürettiği resim, simge, lisan ürünlerini, örüntülerini (kalıplarını) kullanıyor. Diğer bir deyişle, “kapitalist gerçekçilik”içinde bir “mimesis” pratiği sergiliyor. İkincisi, “güzel” metalaşarak, “kültür endüstrisi” içinde sermayeye, sanatçı da piyasa ilişkisine bağımlı hale gelirken “estetik nesne” (güzel ya da çirkin ile duygu yaratan nesne) ile “sanat ürünü”birbirinden ayrıldı.  

(...)

Estetik nesne, kapitalizmi yeniden üretiyor. Sanat, faşizm gibi canavarları doğuran sermaye ilişkisini, onun sonuçlarını eleştiriyor, ürettiği fantezileri,gösteriyor, mantığını, dilinde kısa devre yaratarak bozuyor, bir başka dünya olasılığını arıyor. Sanat, yerleşik değerlerin, örüntülerin sınırın zorlandığı “yerde” yaşıyor.

(...)

yazının tamamını okumakiçin tıklayınız

No comments: