Thursday, February 16, 2023

Bu bir uygarlık sorunudur



Deprem felaketinin yaşamda ve zamanda açtığı “çatlağın” içinde bir kez daha gördük ki iki “uygarlık anlayışı” arasında sıkıştığımız yerde daha fazla yaşayamayız.

Bu iki “anlayıştan” biri, “kaba materyalizme”, diğeri idealizme, dine, imparatorluk özlemine dayanıyor. Birinci “anlayışta” beden ve öznellik birbirinden ayrılamaz (Badiou’dan yararlanıyorum). Bu “anlayış” bireyin öznelliğini bedenine, hazlarına indirger. Burası, neoliberal kapitalizmin, postmodernizmin “yalnızca bedenler ve kültürler var” diyen “süperdüz”uygarlığıdır. Burada bedene indirgenen özne, salt biçime dönüşmüştür. Burası içerikten yoksun biçimlerin (“değişim değerlerinin”) dünyasıdır. 

İkinci “anlayış”, bireyin öznelliğinin bedeninden tamamen ayrılabileceğineinanır. Bu “anlayış”, hazları değersizleştirir. Bu, ikinci “anlayış”, öznelliği biçimden koparır, maddesi olmayan bir içeriğe dönüştürür. Öznellikle bedenlerin birbirinden ayrılabileceğini kabul eden anlayışın bireyi, bedeni, yeni bir öznelliğe (“öbür” dünyadaki yaşama) geçiş için feda edilebileceğine inanır.   


(...)


Yazının tamamını okumak için tıklayınız

No comments: