Afganistan’da Taliban’ın zaferi ve göçmenler sorunu etrafında yine olup biteni emperyalizmin oyunlarıyla açıklama eğiliminin güçlenmesi, bana, Alain Lipietz’in 1980’lerde doktoramı yazarken okuduğum “Imperialism or the beast of apocalypse” başlıklı makalesini anımsattı. Lipietz’in, dünya ekonomisinde başlayan yeni şekillenmeyi, yeni sanayileşmekte olan ülkeleri vuran borç krizini, emperyalizmin oyunlarına bağlama eğilimini eleştirdiğini anımsıyorum.
(...)
Dış dinamiklere atfedilen belirleyicilik, felsefi bağlamda Tanrı düşüncesiyle buluşmanın ötesinde hem söz konusu ülkede, “dış” dinamiğin etki yapmasının önünü açan, hatta onu çağıran iktidar ilişkilerinin hem de ülke içindeki dönüştürücü güçlerin üzerini örtüyor: Bir bağımlı ülkede, yerel kapitalizmi bir kenara koyarak emperyalizmi konuşmaya çalışanlar, egemen sınıfı gizliyor, emekçi sınıfları ve solu iktidarsızlaştırıyor.
(...)
Afganistan’ın iç dinamikleri bize “istikrar beklemeyin” diyor.
No comments:
Post a Comment