Thursday, July 28, 2022

‘Hiçkimse’yi beklerken

 

Godot gelmez ama, bir umut ışığı da vardır: “İki hırsızdan biri kurtuldu” ... Liberal kapitalizmin beşiği İngiltere’de şu günlerde yaşananlara bakınca, Godot’yu bile değil, "Hiçkimse'yi bekliyoruz”

AL BİRİNİ VUR ÖTEKİNE

Muhafazakâr Parti’nin kendine yeni başkan, ülkeye başbakan seçiyor. Stagflasyon, “geçim sıkıntısı krizi”, kronik düşük verimlilik sorunu, küresel ısınma, Brexit’in dış ticaret, Kuzey İrlanda barışı üzerindeki yıkıcı etkileri, giderek sıklaşan grevler ortamında, iki aday, Sunak ve Truss, kim daha muhafazakâr, vergileri kim daha çok indirecek tartışmasına saplandılar; sürekli birbirilerini suçluyorlar. Gündemdeki acil sorunlara ilişkin somut önerileri yok ama, göçmenlere karşı daha acımasız olma, “sıfır karbon”hedefini erteleme, grevleri yasaklama konularında anlaşıyorlar. Her ikisi de Johnson hükümetinde bakandılar, şimdi birbirlerini eleştirirken Muhafazakâr Parti içindeki derin çatlağı sergiliyorlar. 

İşçi Partisi (İP) de farklı değil; başkanı Starmer, tren yollarını kamulaştırma vaadini geri çektiğini açıkladı. 

(...)

Dahası da vardı. İP’nin son seçim yenilgisi, üzerine hazırlattığı “Ford Raporu” yayımlandı. Rapora göre, partinin Blair’ci sağ kanadı antisemitizm tartışmasını Corbyn’e karşı silah olarak kullanmış, seçimlerde, partinin mali kaynaklarını, solun adaylarının kaybetmelerini kolaylaştıracak biçimde ve gizlice yönlendirmişler. Bu “ihanet” sayesinde, partinin 2017 seçiminde Corbyn liderliğinde elde ettiği başarı, 2019 seçimlerinde bir hezimete dönüştü. İşçi Partisi sempatizanı olduğu asla söylenemeyecek The Independent gazetesinin bir yorumcusu, bunlar için, “Siz, ‘İşçi Partisi İşçilerden yanadır’ önermesinin neresini anlamıyorsunuz?” “Çok utandığınız için mi muhafazakâr partiye katılmıyorsunuz?” diyordu. 

‘VİZYON’ SORUNU

(...)

“zenginlere tapacaksın, yoksulları hor göreceksin” ... “Bu yozlaştırır ama gereklidir”, “devlet zenginleri yoksulların öfkesinde korumalıdır” (aktaran, Kenan Malik, The Observer

(...)

Montesquieu’nün 1748’deki “güçler ayrılığının güçleri bir kişinin elinde toplanırsa serbestlikler (liberté) yok olur” uyarısı gerçekleşmeye başladı. İngiltere’de, beklentiler şimdi, var olanın biteviye tekrarındaki yozlaşmaya tutsak: Godot’yu değil ‘Hiçkimse’yi bekliyoruz”...

Yazının tamamını okumak için tıklayınız

No comments: